1939 yılında Kayseri-Bünyan Dağardı Köyü’nde doğdu. Evli ve ikisi kız,ikisi de erkek olmak üzere dört çocuk babasıdır.
Emekli olup,Kayseri’de yaşayışını sürdürmektedir.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın açtığı sınav sonucunda âşıklık belgesi ve tanıtım kartına sahiptir.
Kayseri Halk Ozanları Kültür Derneği’nin üyesi olup,boş zamanlarını burada değerlendirmektedir.
2008 yılında KARS’ta düzenlenen “ÂŞIK MURAT ÇOBANOĞLU’NU ANMA ŞİİR ve TÜRKÜ YARIŞMASI”nın BOZLAK dalındaki mücadelesinde BİRİNCİLİK elde etmiştir.
ŞANLI ORDUMUZA ŞİİR İLE DİLEKÇE
27.10.2007
Oğullar everdik,kız gelin ettik,
Elli yaş üstünü çağırında gelek.
Şehitlerim için, tükendik bittik,
Elli yaş üstünü çağırında gelek
Gençler dursun, vatan için biz ölek.
Annemiz babamız göçtü ağlamaz,
Nişanlımız yoktur, kara bağlamaz,
Yaşlının acısı yürek dağlamaz,
Elli yaş üstünü çağırında gelek
Gençler dursun, vatan için biz ölek.
Ölmeyi emreden Atam küsmesin,
Fatihler, Yavuzlar ümit kesmesin,
Toprağımda yaban yeli esmesin,
Elli yaş üstünü çağırında gelek,
Gençler dursun, vatan için biz ölek.
Kayserilim ırmak olmuş coşuyor,
Ninelerim bayrak açmış koşuyor,
Çok askerim nişanlılı yaşıyor,
Elli yaş üstünü çağırında gelek,
Gençler dursun, vatan için biz ölek.
Tek yumruk oluruz böyle kızınca,
Kanlı göz yaşıyla mezar kazınca,
Engel tanımayız yemin bozunca,
Elli yaşın üstünü çağırında gelek,
Gençler dursun, vatan için biz ölek.
Dilekçemi şiir ile anlattım,
Hazırlandım, kıratımı nallattım,
Süngü taktım,tüfeğimi pallattım,
Elli yaşın üstünü çağırında gelek,
Gençler dursun,vatan için biz ölek.
Fötürümü, elbisemi versinler,
Ağır topçu çavuşuyum bilsinler,
Tilkiler, çakallar ine girsinler,
Elli yaşın üstünü çağırında gelek,
Gençler dursun, vatan için biz ölek.
Cumhurbaşkanım der sona varılsın,
Başbakanım derki ipler kırılsın,
Albayrağım tabutuma sarılsın,
Elli yaşın üstünü çağırında gelek
Gençler dursun,vatan için biz ölek.
Bütün dünya duysun ozanımızı,
Kimse susturamaz ezanımızı,
Tarihler yazıyor,bak şanımızı,
Elli yaşın üstünü çağırında gelek,
Gençler dursun, vatan için biz ölek.
Ozan ABDULKADİR vermez amanı,
Taruza kalkmanın geldi zamanı,
Çakalın postuna basın samanı,
Elli yaş üstünü çağırında gelek,
Gençler dursun, vatan için biz ölek.
MÜBAREK TÜRBESİN GÖRMEDEN GİTME
Yatırımız evliyalar yücesi,
Mübarek türbesin görmeden gitme
Yüce mevlânanın gerçek hocası,
Burhanettin hazretlerini öğmeden gitme
Kayseri’de doğdu tıpbın haberi
Sinanımız mimarların rehberi
Hacı Kılıç, Lâle cami kebiri
Bunlara postunu sermeden gitme.
Teravihler hatim ile kılınır,
Genç hafızlar imtihana alınır,
Her öğlende cenazesi bulunur,
Hunat camisine girmeden gitme.
İmamlardan Zeynel Abidin yatar,
Battal Gazimiz var iyi kılıç tutar,
Her an şehrimize güzellik satar,
Tarihi kaleyi gezmeden gitme.
Gölge basar Erkilet’in bağına,
Talas’tan çıkılır Ali Dağı’na,
Cemil Babamızın sır otağına,
Uğrar isen, selâm vermeden geçme.
Yükseğinden uçar telli turnası,
Ağustosta eser ılık havası,
Al yeşil bürünmüş Tekir Yaylası,
Erciyes’in gülün dermeden gitme.
Kayserim bir güzel geçilmez imiş,
Lutf olmazsa bâde içilmezmiş,
ABDÜLKADİR sana gönlünü vermiş,
İlâhi sırrına ermeden gitme.